Bilim adamları rüyanın süresi üzerinde kesin bir sonuca varamadılar. Bir kısmı birkaç saniye sürdüğünü iddia ederken bazıları da saatlerce devam eden rüyaların mevcut olduğu fikrinde ısrar etmekteydiler. Bu tartışmalar devam ederken, Dr. B. Klein adında Amerikalı bir bilim adamı yardımcıları ile birlikte hummalı çalışmalara koyuldu. Gönüllü olarak seçtiği bazı kimseleri hipnotize ederek uyuttu. Belli bir süre sonra uyandırıp rüyalarını dinledi. Neticede, bir rüyanın yirmi saniyeyi geçmeyecek kadar kısa sürdüğünü tespit etti.
İşin enteresan tarafı şuydu ki ; uyandırdığı gönüllüler üç beş saniye süren rüyalarını saatlerce anlatabiliyorlardı. Hatta bir kısmının rüyası yazılsa ortaya kalınca bir macera romanı çıkabilirdi. Dr. Klein yılmadan tecrübelerini sürdürdü. Bu iş üzerinde sarf ettiği pek çok mesai sonunda vardığı netice; en uzun rüyanın doksan saniyeyi geçirmediği idi. Bu konudaki çalışmaların ardı arkası kesilmedi. Chicago Üniversitesi uzmanlarından Dr. Kleitman ve öğrencisi Aserinsky 1953 yılında geniş çapta çalışmalara başladılar. Objektif deneylerini daha sonra nörofizyolojik sahada devam ettirdiler. Dr. Kleitman otuz yıldan beri kendisini rüyadan mahrum etme denemeleri yapmaktaydı. Fakat hiç bir zaman bir haftadan fazla tahammül gösterememişti. Otuz yıllık çalışması aradığı sonucu vermeyince başkaları üzerinde değişik denemeler yapmaya başladı. Deneyin sonunda , rüya esnasında kısa ve uzun süren süratli göz hareketlerine şahit oldu. Denemeye tabi tuttuğu kimseleri, göz hareketlerinin başladığı ve bittiği devrenin muhtelif bölümlerinde uyandırdı. Böylece her defasında kişilerin rüya görmekte olduğunu öğrenmiş oldu. Bu tespitin doğruluğunu ilim çevrelerine delilleriyle sunmak gereğini duydu. Ömrü boyunca hiç rüya görmediklerini iddia eden kimseleri toplayıp onlar üzerinde tecrübeler yaptı. Göz hareketlerinin başladığı anda uyandırdığı bu kimseler hayret ve şaşkınlık içinde ilk defa rüya gördüklerini söylediler. Dr. Kleitman bundan şu sonucu çıkardı. Herkes rüya görmekte, fakat bazı kimseler rüyalarını hatırlayamamaktadır. Rüyanın objektif olarak en kuvvetli delili ise uyumakta olan kimsenin süratli göz hareketleridir.
Çok enteresan....
YanıtlaSilBende ara ara düşünürün...
Mutlu hafta sonları canım...
Çok ilginç. Paylaşımın için teşekkürler.
YanıtlaSililginç.
YanıtlaSilrüyayı görürken çok uzun geliyor ama:):)çok ilginç..
YanıtlaSilmutlu haftasonları..
Sabah eşimden uzun uzun gördüğü rüyayı dinleyip ardından yazınızı okumak çok ilginçti:))
YanıtlaSilBen de gördüğü rüyaları hatırlamayanlardanım. Çok derin uykum var herhalde.
en uzun rüyanın 7 saniye olduğunu duymuştum:)))
YanıtlaSilRüya görmek mucizevi birşey gibi gelir bana da.Allah kötü rüyalardan korusun...
YanıtlaSilBir de bazıları siyah beyaz bazıları renkli görüyor rüyaları,bunu çok kişide duydum acaba neden?
YanıtlaSilAllah kabuslardan korusun..Rüya olayı bana çok mucizevi gelir..bu kadar kısa bir süreyi saatlerce anlatmak sanki boyutlar arası zaman farkı gibi.sevgiler...(Not:bu arada sitemde avakado maskesi yorumlarında senin için bir maske tarifi var,bilgine...)
YanıtlaSilrüya GÖRÜYORUM AMA HATIRLAMIYORUM
YanıtlaSilzamandan muaf desem?
YanıtlaSilben rüyalarımı hatırlarım ilginçtir ki çogu rüyamda gerçekleşir ama bazıları okadar uzun sürüyor gib gelirki uyanıp uyuyup sanki devam ediyormuş gibi. paylaşımın için saol canım sevgiler:)
YanıtlaSil